Mersin Barosu başkanlığı yeniden adaylığını açıklayan mevcut Baro Başkanı Gazi Özdemir, “Bugüne kadar büyük bir özveri ve onurla yürütmekte olduğum Mersin Barosu Başkanlığına mesleğimizi ve baromuzu daha da ileriye taşımak için 2024 yılının Ekim ayında yapılacak seçimlerde tekrar Aday olduğumu sizlere açıklamak istiyorum” dedi.
Mersin Barosu Ekim 2024 tarihinde yapılacak olağan seçimli genel kurulunda aday sayısı 3’e çıktı. Av. Sami Dündar ve Av. Burak Canlı’nın ardından mevcut başkan Gazi Özdemir de adaylığını açıkladı. Adliyede bulunan Baro Odasında düzenlediği basın toplantısıyla adaylığını açıklayan Özdemir, “Değerli Meslektaşlarım, kıymetli misafirler ve çok değerli ailem, öncelikle sizleri saygı ve sevgi ile selamlıyor baro başkanlığı adaylık açıklamama katılım sağladığınız için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Adaylık açıklamama başlamadan önce Cumhuriyetimizin kurucusu ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere ebediyete irtihal eden şehitlerimizi ve gazilerimizi, kaybettiğimiz meslektaşlarımızı ve baro başkanlarımızı saygı ve minnetle yad ediyorum. Tam 100 yıllık bir geleneğe sahip ve tarihi başarılarla dolu öncü bir baro olan Mersin Barosu bu gururu; hukukun üstünlüğünü, adaleti, demokrasiyi, insan haklarını yaşatmak, avukatlık mesleği ve avukatların sorununu çözmek için verdiği mücadeleye borçlu olup bu mücadeleye katkı sunan ve Mersin Barosunu var eden siz değerli meslektaşlarıma Baromuza ve mesleğimize sunduğunuz katkılardan dolayı ayrı ayrı teşekkür ederim” dedi.
“BİR KEZ DAHA ADAYIM”
18 Ocak 1976 Tarsus doğumlu olduğunu kaydeden Özdemir, “1999 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk fakültesinden mezun oldum ve aynı yıl Mersin Barosunda staja başladım. 2000 yılında ise ruhsat alarak avukatlık mesleğine başladım ve yaklaşık 24 yıldır da Mersin Barosunda avukat olarak görev yapmaktayım. 24 yıllık meslek hayatımda baromuzun birçok kurul, merkez ve komisyonlarında görev yaptıktan sonra pandemi tedbirleri kapsamında 2021 yılı Temmuz ayında yapılan baro seçimlerinde baro başkanı olarak görev yaptım ve 2022 yılında yapılan olağan genel kurul da ise bir kez daha siz değerli meslektaşlarımın teveccühü ile baro başkanı olarak seçildim. Siz değerli meslektaşlarımın takdiri ve teveccühü ile 2024 yılı Ekim ayında yapılacak olan olağan genel kurulda da bir kez daha baro başkanı dayı olduğumu ifade etmek isterim. Göreve geldiğim günden bu yana meslektaşlarımızın hakkını korumak, mesleğe sahip çıkmak ve bu kadim mesleği yüceltmek, her meslektaşımızın yanında bulunmak, her daim arkasında durmak ve avukatların haklarını sonuna kadar korumak için söz verdiğim gibi var gücümle çalıştım. Mesleğimizin sorunlarını her mecrada yüksek sesle dile getirmekten hiçbir zaman çekinmediğim gibi bu sorunların çözümü için gerekli çaba ve icraatları da sergilemekten geri durmadım. Zira görevde bulunduğum süre içerisinde başta genç meslektaşlarımız olmak üzere artık genç ve üstat meslektaş fark etmeksizin meslektaşlarımızın özellikle de ekonomik anlamda yaşadığı zorlukların çözümünde her türlü çalışmanın ve eylemin içerisinde yer aldım. Siz değerli meslektaşlarımızın da bildiği üzere CMK ücretlerinin artırılması ve özellikle de asgari ücret seviyesine çıkartılması noktasında yargılanma pahasına yönetim kurulumuz ile birlikte Türkiye genelinde CMK sistemini kapatan ilk barolardan birisi olduk. Baromuzun ve baroların söz konusu ortak mücadelesi ile CMK sisteminin var olduğu günden bugüne en yüksek oranda ücret artışlarını bu dönemde elde ettik. Elbette ki bu artış oranları ile yetinmemiz mümkün değil ancak; CMK ücretlerindeki tarihin en yüksek artış oranları ve yine bu dönemde baroların yoğun çabası ile elde edilen CMK beraat vekalet ücretleri karşısında bir nebze de olsa CMK hizmetini angarya iş anlayışından kurtarmış olduk” dedi.
“HEP ULAŞILABİLİR BAŞKAN OLDUM”
Baro başkanı olarak göre yaptığı 3 yıllık süre içerisinde seçilmeden önce söz verdiği üzere her daim meslektaşları için ulaşılabilir bir baro ve ulaşılabilir bir baro başkanı olma çabası ile hareket ettiğini ifade eden Özdemir, “Bu noktada baromuzun kapısı her daim siz değerli meslektaşlarımıza açık oldu ve bundan sonra da açık olmaya devem edecek. Baro Başkanı olarak görevde bulunduğum süre içerisinde baro kaynaklarının verimli ve etkin kullanımı için her türlü çalışmayı yapma gayreti içerisinde bulundum. Bu noktada başta genç meslektaşlarımız olmak üzere Baromuzun Gökdelen 15. Katında bulunan ofisini teşrif ederek, genç ofis projesi kapsamında ücretsiz olarak meslektaşlarımızın hizmetine sunduk. Deprem döneminde özellikle Kahramanmaraş, Adıyaman, Hatay ve Gaziantep bölgesinden gelen depremzede meslektaşlarımız olmak üzere birçok meslektaşımızın baromuzun bu hizmetinden faydalandı ve hala hazırda da büro açma imkanı olmayan meslektaşlarımız baromuzun bu imkanlarından ücretsiz olarak faydalanmaya devam etmekte. Yine görevde olduğum süre içerisinde Baroların en büyük görevlerinden olan mesleki birlik ve beraberliği sağlama, meslektaşlar arasındaki dayanışmayı güçlendirme görevi tarafımca ve yönetim kurulumuzca şiar edinilerek özellikle de deprem döneminde geçici olarak konaklama için Mersin’ de bulunan meslektaşlarımızın barınma sorunlarına bir nebze de olsa çözüm bulmak adına yıllarca atıl durumda olan sosyal tesisimiz hızlı bir şekilde tefrişat edilerek deprem mağduru meslektaşlarımızın aileleri ile birlikte konaklaması için hizmetlerine sunuldu. Önemle şunu da ifade etmek isterim ki baromuzun her bir mensubunun katkısı ile başta Hatay olmak üzere depremden olumsuz etkilenen tüm illerimize ilk yardımı ulaştıran barolardan ve meslek örgütlerinden birisi oldu” şeklinde konuştu.
“HİÇBİR PARTİNİN ARKA BAHÇESİ OLMADIK”
Görevde bulunduğu 3 yıllık süre içerisinde baronun gelirlerini, faydalı olduğu kadar etkin de kullanmaya çaba gösterdiği kaydeden Özdemir, “Zira yıllardır büyük bir sorun haline gelen cezaevi avukat görüşme odalarını meslektaşlarımızın rahat bir şekilde görüşmelerini sağlaması bakımından modern bir hale getirdik. Yine çok uygun bir rakama Corpus Yargıtay ve BAM kararları içtihat programını stajyer avukatlarımız da dahil olmak üzere yaklaşık olarak 4.500 meslektaşımızın hizmetine sunduk. Meslektaşlarımız için adliyemizde e-duruşma odaları kazandırarak adliye içerisinde duruşma beklerken şehir dışı online duruşmalarına da katılmaları için olanak sağladık. Baromuz bünyesinde iktisadi işletme kuruluşunu gerçekleştirdik ve başkanlık dönemimde baromuza kazandırmış olduğumuz 3 adet aracımız ile birlikte keşiflere çıkarak hem daha uygun maliyetlerde avukatlarımızın keşiflerini gerçekleştirmelerini sağladık hem de baromuza ciddi anlamda gelir sağlamış olduk. Ben her daim hizmet odaklı baro başkanlığı yapacağımı beyan ettim ve görevde bulunduğum süre içerisinde de başta siz değerli meslektaşlarımız olmak üzere mesleğimiz ve baromuz için hizmet odaklı bir başkanlık anlayışı ile hareket ettim ve etmeye de devam edeceğim. Baro başkanı olarak seçilmeden önce şahsım adına herhangi bir siyasi beklentim olmadığı gibi baro başkanı olarak seçildiğim ve görevde bulunduğum 3 yıllık süre içerisinde de herhangi bir siyasi beklentim olmadı. Malumunuz olduğu üzere görevde bulunduğum 3 yıllık süre içerisinde ülkemiz, genel seçimler ve mahalli seçimler olmak üzere 2 seçim dönemi geçirdi. Bu dönemde içerisinde baromuz her daim tüm siyasi partilere eşit mesafede olduğu gibi herhangi bir siyasi partinin de arka ya da ön bahçesi de olmadı” ifadelerini kullandı.
“MÜCADELECİ BARO RUHUNU HER DAİM GÖSTERECEĞİZ”
Meslektaşlarının giderek artan ekonomik sorunlarının yanında meslektaşlarının, başta müvekkilleri olmak üzere davanın tarafları ya da davada görev yapan bir kısım hakim ve savcılar tarafından mesleki faaliyetleri sırasında başta sözel şiddet olmak üzere fiziki şiddete de maruz kaldığını ifade eden Özdemir, “Baro başkanı olarak görev yaptığım süre içerisinde meslektaşımın kendisine yapılan fiziksel ya da sözel şiddetin kimden geldiğine bakmadan her daim meslektaşımın yanında durmaya, destek vermeye çalıştım. Zira geçtiğimiz yıl İstanbul Barosu üyesi meslektaşımız Av. Servet Bakırtaş’ın bürosunda öldürülmesine karşı tüm barolarımızla birlikte ortak eylem çağrısı yapılmış ve meslektaşlarımız da bir gün boyunca duruşmalara mazeret vermek suretiyle eylemlerimize destek vermişti. Ancak böyle elim bir hadiseye vermiş olduğumuz tepki bile bir kısım hakimce kabul edilmemiş olup bu hususa karşı yine siz meslektaşlarımızla birlikte doğrudan tepkimizi yerinde göstermekten geri durmadığımız da birçoğunuzun malumudur. Görevde bulunduğum süre içerisinde baromuz mesleki birlik ve beraberlik ile mesleki dayanışmanın güçlendirilmesi için gösterdiği faaliyetler dışında insan hakları merkezi ile hak ihlallerine karşı, kadın hakları merkezimiz ile kadına yönelik şiddet vakalarına karşı, çocuk hakları merkezimiz ile çocuğa yönelik şiddet ve istismar vakalarına karşı, hayvana yönelik şiddet vakalarına karşı hayvan hakları komisyonu ile çevre katliamı vakalarına karşı ise kent ve çevre komisyonumuz ile birlikte hukuk mücadelesini sonuna kadar sürdürmüştür. Baromuz bundan sonraki süreçte de öncü ve mücadeleci baro ruhunu her daim gösterecektir” şeklinde konuştu.
“RAKİPLERİME BAŞARILAR DİLİYORUM”
Mersin Barosu’nun 100 yıllık mazisi ile her daim Cumhuriyetin kurucu unsurları olan laik, sosyal ve hukuk devleti anlayışını benimseyen ve yaşatan bir baro olduğunun altını çizen Özdemir, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Baro başkanlığım döneminde de Mersin Barosu başta Cumhuriyet olmak üzere laik, sosyal ve hukuk devletinin teminatı olmuştur ve olmaya da devem edecektir. Kıymetli meslektaşlarım seçildiğim zaman her ne olursa olsun avukat haklarını koruyacağıma, meslektaşlarımız için ulaşılabilir bir baro ve meslektaşlarının sorunlarıyla ilgilenen bir baro inşa etmek için çalışacağıma söz vermiştim. Bu sözümü tuttuğuma inanarak, göreve geldiğim günden bu yana “Avukat yücelsin ki baro yücelsin” şiarıyla hareket ettim. Mesleğimizin yücelmesi için büyük gayretler sarf ettiğimi ve bundan sonra da elimden geleni yapacağımı sizlere belirtmek istiyorum. Bu vesileyle bugüne kadar büyük bir özveri ve onurla yürütmekte olduğum Mersin Barosu Başkanlığına mesleğimizi ve baromuzu daha da ileriye taşımak için 2024 yılının Ekim ayında yapılacak seçimlerde tekrar Aday olduğumu sizlere açıklamak istiyorum. İlk seçildiğimiz zamanki enerjimizden çok daha fazlasına sahibiz, tüm çabamızla Mersin Barosuna değer katmaya ve siz değerli meslektaşlarımızla birlikte baromuzu yönetmeye, bu kültürü baromuzda gelenek haline getirmeye kararlıyız. Bu mukaddes görevi yapabilmiş olmanın verdiği gururla sizlere saygılarımı sunuyor, baro başkanlığı açıklamama katılım sağlayarak bizleri onurlandırdığınız ve desteklerinizi esirgemediğiniz için de her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bugüne kadar baro başkanlığı adaylığını açıklayan kıymetli meslektaşlarım Av. Sami Dündar ve Av. Burak Canlı ile kurullarda görev alacak meslektaşlarıma da başarılar diliyorum. Kazananın Mersin Barosu ve mesleğimiz olacağı düşüncesiyle her birinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.”